Altay Bayındır, Türkiye Futbol Federasyonunun TamSaha dergisinin aralık ayı sayısında yayımlanan röportajında, kaleci olmasını annesinin istediğini anlattı.

Altay, Fenerbahçe futbolcusu olmanın inanılmaz bir gurur olduğunu vurguladı.

"Bu armanın bünyesinde olmak çok büyük bir gurur ve çok büyük bir sorumluluk. Bu sorumlulukları da ben saha içinde de saha dışında da yerine getirmeye çalıştım."

"Kendisi zaten bir efsane, bir ekol"

Genç file bekçi, Fenerbahçe'nin yardımcı antrenörlerinden eski kaleci Volkan Demirel ile aralarının çok iyi olduğunu da aktardı.

"Abi-kardeş gibiyiz. Yeri geliyor sohbet ediyoruz, yeri geliyor birlikte yemek yiyoruz. Yaklaşımı gayet olumlu. Yıllardır bu camianın içinde. Onunla aramızdaki ilişki çok güzel. Çok mutluyum bu durumdan. Emre abi (Belözoğlu) büyük bir Fenerbahçeli. Fenerbahçe'nin çıkarları doğrultusunda elinden geleni yapıyor. Futbolculuk dönemiyle ilgili bir şey söylemeye gerek yok. Gerek milli takımımız için gerek kulüp takımları için çok fazla mücadele verdi. Şu anda da gayet başarılı bir şekilde devam ediyor hayatına. Kendisi zaten bir efsane, bir ekol."

"Ersun hocam beni aradı"

Altay, kendisini Fenerbahçe'ye sarı-lacivertlilerin eski teknik direktörü Ersun Yanal'ın getirdiğini anlattı.

"Ersun hocam beni aradı, 'Altay seni burada görmek istiyorum. Sana güveniyorum' dedi. Sonrasında ben de Fenerbahçe'ye gitmeyi çok istedim. Zaten çocukluktan da o duygu vardı. Her takıma saygı duyuyorum. Profesyonel düşünce yapısında büyüdüm. Bütün takımlarımız ülkemizin saygı duyulası değerleridir. Ben de bu teklifi alınca hiç düşünmeden Ersun hocama, 'Tabii ki hocam' dedim. İki kulüp birbiriyle, olması gerektiği biçimde anlaştı. Başkanımız beni aradı, 'Altay seni Fenerbahçe istiyor. Biz olumlu bakıyoruz. Sen ne düşünüyorsun?' diye sordu. Ben de, 'Başkanım siz olumlu bakıyorsanız bana sormanıza bile gerek yok. Ben gidiyorum' cevabını verdim." 

Avrupa'da futbol oynama hayali

Kariyerinde hep kısa vadeli planlar yaptığını dile getiren Altay, Avrupa'da futbol oynama hayalini anlattı.

"Bu soruya bugünün şartları içinde cevap verebilirim ama yarın gideceğimiz durum farklı şartları önünüze getirebilir. Mesela şu anda Premier Lig hızlı, çabuk oynanan, sert ve agresif bir lig. Benim sevdiğim bir lig. Maçlarını izlerim. Bu şu anda böyle. Ama bu süreç devam edecek diye bir şey yok. O anki şartlar ne gerektiriyorsa, gitmem gerekiyorsa giderim, kalmam gerekiyorsa kalırım. Şu an benim için düşünce yapıma, futboluma neresi uygun, nerede kendimi geliştirebilirim bunu düşünerek bir karar verebilirim. Bu izleyebileceğim bir yol olur. Ama şu an, 'Şuraya gitmek istiyorum, şu takımda oynamak istiyorum' demem; şu anki şartlarla söyleyeceğim bir şey olur. O zaman geldiğinde değerlendirip, sonucu hep beraber görürüz."

Fotoğraf: DepoPhotos

"Erol hocam iyi şekilde ilerliyor"

Altay Bayındır, teknik direktörleri Erol Bulut'un iyi şekilde ilerlediğini belirtti. Altay, kendisiyle çok iyi anlaştıklarını aktardı.

"Her hocanın kendine ait metotları, disiplin anlayışı ve çalıştırma biçimleri var. Erol hocanın da farklı bir biçimi var. Sağ olsun abi-kardeş ilişkisi içerisinde bizlerle. Ersun hocam da öyleydi. Yakın olmayı çok severdi. Doğrusu da bence bu. Sonuçta profesyoneliz. Herkes nerede ne yapması gerektiğini biliyor. Erol hocam antrenör olarak geldiği camiada sorumluluklarının farkında ve en iyi şekilde ilerliyor. İnşallah yeni gelen oyuncularla birlikte yaptığımız idmanlar sonucunda Fenerbahçe'mize yakışan bir oyun sergileriz. Herkes emek veriyor. Herkes mücadele ediyor. İnşallah herkesin mutlu olacağı bir sezon geçiririz."

"Milli forma bir duygudur, hissiyattır"

Herkesin kendi pozisyonunda oynamasından dolayı bu sezonki savunma dörtlüsüyle daha iyi anlaştığının altını çizen Altay, A Milli Takım'a aldığı daveti anlattı.

"Milli forma hakkında söylenecek bir şey ne olabilir. Bence bir şey olamaz. Çünkü milli forma bir duygudur, hissiyattır. Söz olarak söyleyebilecek şeylerle bitiremezsin milli takımı. Söz konusu milli takım olunca benim için hiçbir yaş kategorisinin önemi yok. Dün Ümit Milli Takım'ın kalesini korudum. Yarın şans geldiğinde A Milli Takım'da oynarız. Önemli olan kategori değil, formada ay-yıldızın bulunması. Gerisi hikaye."